Annemin rutin "mutfak balkonunun altında biyk biyk leyen kedileri pışt pışt lama" eylemi dün akşam saat 19:00 sularında tüm hızıyla devam ederken, kedilerin bu kadar hor görülmesine daha fazla dayanamayan Turşu olaya el atmak için sevgili bilgisayarının başından kalkar.
-Napıyosun minicik kedilereee?
-Sen mi veriyosun bu kedilere yemek? Niye her akşam buraya tünüyor bunlar?
-Ne münasebet? Onlara yemek vereceğime ben yerim yahu!
Çayını höpürdetmek için tekrar içeri giren annenin ardından buzdolabını yavaşça açan Turşu biraz süt ve biraz da peynir çıkartıp biyk biyk leyen kedilerin önüne bırakır.
-Hatun buralardayken gelmeyin azizim. Toptan çükünüzü keser, b*k görürsünüz sütü.
Son zamanlarda tarafımızdan alınan, kullanılan, yenilen, içilen canlı ya da cansızların dünyayı ele geçirip büyük bir kaosa neden olacakları yönünde garip takıntılı teorilerim var.
Bilgisayarın kasasının yerine koyuyorum kendimi. Yediği yumruklar, ana avrat edilen küfürler, koyulan cd yi çalıştırmayınca tüm eziyetin, hakaretin tekrarlanması. Gelecekte tüm insanlığı bilgisayar kasalarının yönettiği bir dünyayı düşününce insan bir garip hissediyor tabii.
Dünyayı yönetmek demişken heralde dünyayı ele geçirseler tüm insanlığın sonu olacağını düşündüğüm bir canlı türü var ki çok fena. Kara sinekler... O küçücük beyinlerimizle bizden daha zayıf bir canlının elimizde aciz bir şekilde kıvranmasından zevk aldığımız o dönemlerin acısı baya bir çıkardı diye düşünmekteyim.
-Aaaa anne bak bak bak tuttum sineği avucumun içinde sallıyorum iyice kafa bir milyon olsun masanın üstüne bırakıp insan doğasının kaldıramayacağı türden işkence tekniklerine mağruz bırakıcam onu ehehehehe...
-Ulan amk çocuu şurdan bi çıkayım varya...
-Eheheh abi bak bak bak nasıl da dönüyo olduğu yerde uçamıyo bile keh keh keh... Dur dur kanatlarını nasıl da koparıyorum görüyomusun? Bak bak bak bacakları da gitti kih kih kih. Dur dur kafasını koparmaya çalışıcam şimdi dur dur dur...
-...
-Aaa öldü buu. Anneee nerde benim köfteem? Baba salıncakta sallasana sıkıldııım...
Karıncalar, hamamböcekleri (ki onların durumu biraz daha farklıydı. Tiksinmeden dolayı öyle sinekle olduğu gibi oyunlar oynayamazdık, şaak gazete kağıdıyla indirirdik, ölümü acısız olurdu. Heralde hamamböcekleri tarafından ele geçirilmiş bir dünyada çok daha rahat edebilirdik.), Bokböcekleri, salyangozlar, örümcekler... Eee hayır örümcekler tarafından ele geçirilmiş bir dünyada yaşamak istemezdim onlara zarar veremem, babamı çağırır ona öldürtürüm.
Çocuk bezleri, dondurmalar, dildolar (böyk evet çok iğrenç olurdu), diş fırçaları, tuvalet kağıtları, tırnak makasları, elektrik süpürgeleri...
4 baloncuk:
zevkle okudum süper fikir bunlar kuzum, oturup hakkında bişiler karalamak kafa patlatmak lazım, ciddi ciddi düşünüyorum bende dünyanın ele geçirilmesi durumunu (ki ben ele geçirsem dünyayı öfff beee :Ya)
ehuauh örümcekler kısmında bi irkildim ama sineklerde pek eğlendim. kanatlarını kopartıp yarış yaptırırdık küçükken aahhah bir keresinde yakaladığım sinekleri bi kibrit kutusuna koyup, sonra buzluğa atmıştım öylece. donmuş ve zararsız hale gelmişlerdi. bende çok eğlenmiştim. şu sinekler çok çekti benden vesselam. dünyayı ele geçirmeye benden başlar onlar. onlar için en tehlikeli dünya bendim çünkü bir zamanlar. çok pis şeyler yaptım çok.
ya psikopat mısınız be :D düşünmeyin böyle şeyler, düşünüyosanız da yazmayın gece rüyama giriyo :( klş
Küçükken cehennem kavramı öyle hayal edilirdi bizde. Koskocaman sineklerin, böceklerin peşimizde koşup bize eziyet ettikleri bir dünya.. Abi böcek çok çirkin bi' olay bu arada yauv!
Yorum Gönder