Pages

8 Mart 2009 Pazar

The Shankill Butchers Wanna Catch You Awake...


- "4 gb lık caz klasörünün gitmesinden sonra bir bunalım dönemine girdi. Artık hiçbirşeyin eskisi gibi olmayacağını biliyordu. Diğer klasörler duruyordu ama o 4 gb lık bölüm özeldi. Oi Va Voi 'leri, San Ilya 'ları, Kerem Görsev 'leri, Hobo Blues Band 'leri, Latin Jazz 'ları, o ları, bu ları o klasörün içindeydi. Başından geçen bu üzücü olay sonunda, kendini sorguya çekince, kendisinin kendisi olmaklığının ve burada bulunmaklığının başından geçtiğini gördü..."

Yok öyle birşey... Yas dönemim bitti, Aziza Mustafa Zadeh açtım, Lover Man dinliyorum ne var yani? Her ne kadar San Ilya konusunda They Died For Beauty kulaklarımda çınlasa da...

Eeeyh, eyh.. Öyle işte blogger. Okulla uğraşıyorum şu sıralar. Okullu çocuğum ben, hatırla. Böyle gün boyunca "saçını toplaaa! okul ceketi dışında ceket giymeee! pislik öğrenciiii! sefil yaratıııık!" şeklinde aşağılanmalara mağruz kalıyoruz. Sıkıcı bir iş. Hani öğrencilik dönemlerini özler falan, "heyt be şimdiki halimize bir bak, o zamanlar ne de çılgınmışız, kıymetini bilemedik" falan derler ya.. Yok öyle birşey. Çılgın değilim ben, vallahi değilim. Sabah geldiğim an itibariyle kafayı koyuyorum sıraya, zıbar zıbarabildiğin kadar. Rüya falan görüyorum ara sıra. Yastık da götürmeye başladım, espri de değil, ciddi ciddi götürüyorum. Küçük ama, çantaya o sığıyor. Okuldan kaçınca öyle "o kafe senin bu kafe benim hulen, ah seveyim arkadaş çevremi, ne çılgınız aman allahım ne çılgınlık bu, genciz gençç!!!" şeklinde dolaşmıyorum. Direk eve damlıyorum. Odamda yatağım, kahvem, Marilyn Monroe lu kupam, çizgili pijamam, kitaplarım, filmlerim var, annem var. Daha ne isteyebilirim ki? Sıkıldıkça yanaklarından mıncıklıyorum kendisinin. Çirkefe bağlayasaya kadar. Sonra tersliyor komik bir biçimde, makas alıp gıdıktan kaçıyorum olay mahalinden. Yani yok, genç falan değilim ben. Ne bir dar paça pantolonum, ne karizmatik vans larım, ne de "kankam" var. Bunlar yoksa niye okullu öğrenci (okulsuz öğrenci bakınız.) olur ki bir insan?

-Salak mısın Turşu? Odun musun? Öğrenci ol lan!
-Home Sweet Home beybi, yok yani Mötley mod, sağol, takıl sen...

Yani böyle anlattıysam da tam olarak bir asosyal olduğumu düşünmüyorum (He ben zaten düşünmüyorum geç orasını da...). Gerek sınıf ortasında yaptığım "ayıp", "absürd", "kız kısmısına yakışmayan" esprilerle, gerek hal ve hareketlerimle insanları bir nebze de olsa güldürmüşümdür ve insanları güldürebiliyorsan sen asosyal olamazsın gülüm. Geyik muhabbeti dedin mi kafamı sıradan kaldırıp allahını yapıyorum. Güzel oluyor. Sonra tekrar zıbarıyorum falan, fantezi oluyor. Bir de çok afedersin ipnenin babası müdür beyimiz ders ortasında sınıflara ani baskınlar yapıp, tüm ceketleri çöp torbasına doldurup gitmese... Anne eli değmiş, örgü bir ceket o. Hayatımın vazgeçilmezi..

Sonra bir sürü bir sürü film izlemeye çalışıyorum vakit buldukça. Bir bir dökücem buraya bir dahaki sefere.

Gidiyorum ben blogger. Yahu hiçbirşey yazamıyorum buraya içim acıyor ulan! Yok karar verdim, haftaiçi kağıda karalar, haftasonu geçiririm buraya. O da hoş olur. Ders boşlanır, arkadaş boşlanır, ev boşlanır, anne, baba, içki boşlanır. Ama blogspot boşlanınca eziklik hissi oluşur. (Bloguna aşık insan müsvettesi, ne garip, neredeyse her yazımda bloga iltifat ediyorum. Annemin dediği kadar varım lan. Yavşaklık değildir de bu, nedir?)

1 baloncuk:

mimi wonka dedi ki...

seni, beni ve diğer bir kaç kişiyi daha toplasan, farklı yaşlara, kilolara, kemik yapısı ve beyin kıvrımlarına sahip olmamız birşey ifade etmez ve yine sıfır oluruz. bize sıfır değil "sıfr" derin deriz anlayan olursa kendimize ekleriz.

yazıyla alakasız yorum vol.bilmem kaç